Faruk Bildirici Birgün
Her yıl dini bayramlardan sonra trafik kazalarının bilançosu açıklanır; medya da trafik kazalarında ölen ve yaralananların sayısını yayımlardı. Geçen yıl İçişleri Bakanlığı, beş günlük Ramazan Bayramı tatili sonrasında 27 ölümlü trafik kazasında 30 kişinin yaşamını yitirdiğini açıklamıştı. Dokuz günlük Kurban Bayramı sonrasında da Süleyman Soylu, trafik kazalarında 31 kişinin öldüğünü duyurmuştu. Her iki bayram sonrasında da önceki bayram tatillerine oranla ölümlerin azaldığı vurgulanmıştı.
Ama bu yıl yeni İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’dan ya da emniyetten bir açıklama gelmedi. Onun yerine Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 17 bin 774 kaza olduğunu açıkladı ama ölen ve yaralananların sayısı yoktu sosyal medyadaki paylaşımında. Üstelik Koca bu bilgiyi 2 Temmuz’da sabah saatlerinde paylaşmıştı; henüz tatilciler dönüş yolculuğundaydı o saatlerde.
Son 23 yıldaki Kurban ve Ramazan Bayramı tatillerinde sekiz bine yakın kişinin öldüğü bir ülkede kazaların bilançosunu bilmek insanların hakkıdır. Gazetecilerin de bu açıklamanın peşine düşmek gibi bir görevi var. Umarım bu yıl Kurban Bayramı tatilinde trafik kazası bilançosunun açıklanmamasının nedeni kazalarda ölen ve yaralananların sayısının artmış olması değildir.
YERLİ OTOMOBİL HANGİSİ?
Akşam gazetesinin otomotiv yazarı Sümer Derinciler, “Yerli modellere taze kan geldi” haberinde şöyle yazdı:
“Türkiye pazarındaki yerli modellerin neredeyse tümü yenileniyor. Fiat Doblo ithal olarak pazardaki yerini alırken ikinci nesil Toyota C-HR, makyajlanan Hyundai i10 ile i20 ve Bursalı yerli model Renault Clio önümüzdeki günlerden itibaren satışa sunulacak.”
Bu yaklaşım yanlış, bu araçlar Türkiye’de üretildi diye “yerli” olarak tanımlanamaz. Çünkü bu araçların şirketleri, markaları, mühendislik hizmetleri ve parçalarının önemli bölümü dışardan geliyor. Fiat İtalyan, Hyundai Kore, Toyota Japonya markası.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 2023 raporuna göre Türkiye'de üretilen araçlar içinde yerlilik oranı bir önceki yıla göre artmış. Ama yine de bu oran Hyundai i20’de yüzde 55-68, Renault Clio’da yüzde 42-48, Toyota C-HR yüzde 47.
Doğrusu bu araçlara “Türkiye’de üretilen” diye yazmak. Kaldı ki, “Türk Malı” damgası basılamayan bu araçlara “yerli” diyeceksek, yerlilik oranı yüzde 51 olan “TOGG”a ne diyeceğiz?