Uçak düşer, otomobil çarpar
Trafiğe bağlı ölümler hakkında konuşma şeklimizi niçin değiştirmeliyiz?
Colleen Corcoran
Her şeyden önce, trafikte gerçekleşen hemen hiçbir yaralanma veya ölüm “kaza” değildir. Hemen hepsi daha iyi cadde ve sokak düzenlemeleri, hız tedbirleri ve sürücülerin temkinli hareketleriyle önlenebilir. Örneğin “uçak kazası”nda öldü demeyiz, “uçak düştü” veya “uçak çarptı” deriz. Çünkü buna neden olmuş olabilecek tüm etkenler, söz konusu bir uçak kazası olduğunda, gelecekte benzer bir trajedinin tekrarlanmaması için detaylıca araştırılıp incelenir.
Benzer bir süreç ciddi otomobil çarpmalarında da işletilmelidir.
-Kazaya karışanların yetersiz veya açık olmayan trafik işaret ve sinyalleri nedeniyle kafası karışmış olabilir mi?
-Sürücü telefonuna bakıyor muydu veya hız yapıyor muydu?
-Yolun belli bir aralığında hız limitlerini düşürmek veya şerit genişliklerini düzenlemek gelecekte hıza dayalı ölümcül çarpışmaları önleyebilir mi?
Bir kez çarpmaların önlenebilir olduğu gerçeğini tanıdıktan sonra, yukarıdaki ve benzer soruları sormaya başlayabiliriz. Şimdi bu yazıyı okuyorsanız madem bundan sonra bir daha asla “trafik kazası” dememeye söz verin ve dahası öyle söyleyen diğerlerini de uyarın.
Biz ne zaman “kaza” kelimesini bu bağlamda kullandığımız dilden çıkarırsak trafiğe bağlı can kayıplarının önlenebilirliği konusuna kaderci kültürel bakışı değiştirmiş olacağız.https://yayadernegi.org/tr/yazi/20-trafige-bagli-olumler-hakkinda-konusma-seklimizi-nicin-degistirmeliyiz